Karadeniz’in sarp dağlarının, kuş uçmaz kervan geçmez bir doruğuna yapılan cami fotoğrafı paylaşılınca, sosyal medyada olumlu olumsuz çeşitli değerlendirmelere, yorumlara konu oldu. Ben de paylaşınca bir arkadaşım, “Bir köyün içinde olmadığı gibi, yakın çevresinde bir tek ev bile yok. Böyle bir yere cami yapmanın
Daha“ZORUNLU İHTİYAÇTAN FAZLASINI” diyorum. Olmaz diyor arkadaşlarım. Yani, beslenme, barınma, giyim, sağlık, eğitim, güvenlik… sağlanacak, gelirin ve servetin kalanı kamuya verilecek. Yoksulların
TÜİK diyor ki, “Ulusal gelirin %56’sını %1’lik bir kesim alıyor. Geri kalan %44’ünü de nüfusun %99’u paylaşıyor.” Bu alçakça paylaşıma müdahale etmesi
Bugün n’oldu? Temsili cuma kılındı. Nerede? Millet Camiinde. Nasıl oldu? Diyanet, az sayıda katılımcı seçti. Onlarla namazı kıldı. Cuma kılması yasaklananların yerine
Koronavirüs salgını nedeniyle, okullar tatil edildi. Öğrencilerin eğitim ortamından kopmamaları için “uzaktan eğitim” yöntemine başvurulması gerekli görüldü. İyi de edildi. Uzun yıllardır,
Uzaktan eğitimin ilk gününde MEB’nın ders arası filminde A. Menderes’in idam ediliş belgeseli yayınlandı. Böylece 10-14 yaşlarındaki çocukların ruh sağlığı göz önüne
Sizin piyasanıza sokayım. Ulan hani “görünmez bir el” piyasayı en güzel biçimde düzenleyecekti. – Güzel güzel yarıştıracaktı. – Üretkenliği artıracaktı. – Verimliliği
Ülkemizde, sorunlar ağırlaştıkça, çekilen acılar arttıkça, bir suç örgütüymüşcesine işgören iktidardan olağan yollardan kurtulma umudu azaldıkça, “Bu halk bu iktidar kadar alçak,