Sözün büyüsü mü? Yoksa kendimden kaçmak isteğim mi? Yeniliklere ve farklı yere gitme hayalleri mi beni buraya getirdi bilemedim. Belki hepsi, belki hiçbiri… Bilinen bir hikaye ile başlayalım. Evliyâ Çelebi herkesin söylemek isteyip de dudağından bir türlü dökülemeyen “Şefaat yâ Resulallah” diyeceğine, “Seyahat yâ
DahaUzun süre ilham gelmesini bekledim. Bir yaz yazısı yazmak için her şeyden uzaklaşıp okurlarımı güncel sorunlardan, ekonomik bunalımlardan uzaklaştırıp, çakırkeyif yapacak ya
Artık yazılarımı Samsun’dan yazmıyorum sizlere. Yeni görevimden dolayı Isparta’dayım. Bir müddet veda ettik Samsun’a. Sanırım fötr şapka köşemin çekim etkisi. Bu köşeyi
Bir türlü başlayamadım yazıya… Okumam gereken sınavlar, girmem gereken dersler yüzünden. Şair demiş ya sevgileri yarınlara bıraktınız diye. Sevgileri yarınlara bıraktınız.Çekingen, tutuk,
Uzun bir aradan sonra merhaba demek istiyorum. Okulların açılması ve ders yüküm ve akademik çalışmalarımın birikmişliği ile yazılarıma biraz ara vermek zorunda
Çamura batan ayakkabılarım, Biriktirdi bir bir parçaları. Oluşuverdi işte çamur krallıkları… Bekliyor beni karşıda lastik ayakkabılı bir çocuğun ürkek, çekingen bakışları… Sıcak
Çoğu kez ülke gündemini takip etmekte zorlanıyorum. Bir ara alnımdaki şişkinliği ( yağ bezesini) aldırıp sosyal medyada paylaştığım gün ‘ Aklımın yarısını
Mekanların insanlar için anlamı kişiden kişiye değişkenlik gösterir. Çünkü mekana yaşanmışlıklarımızı yükleriz. Yaşadıklarımızla anlam kazanır şehirler, evler, binalar, anıtlar… Benim için de