Bu gün yeni bir eserin doğumunda katkı sağlamak amaçlı bir işe girişmekte olduğumu bilmenizi istiyorum, sevgili okurlar, o yüzden sizlerle “merhaba” diye söze başlamanın uygun olacağını düşündüm…
Artık bu sütunda güncel olayları enine boyuna elden geçirip, eleştiri ve öz eleştiri pozisyonunda, sizlerle paylaşımlarda bulunmak, ortak sorunlar üzerinde fikir yürütmek üzere bu işe soyundum… Burada elbette sizlerin görüşleri de önemli olacaktır benim için, sayfam bu yüzden herkese açık olacak, hiç bir kısıtlama olmadan ortak sorunlarımız konusunda fikir yürütmek ortamı bulacağız…
Bu günden sonra bizlerin de paylaşabileceğimiz her türlü sorunu masaya yatıracak, birbirimizi bilgilendirecek hamleler yapacağız. Burada tarafsızlık konusunda yalan-yanlış fikirler öne sürmeyeceğim, zira ben her zaman savunduğum gibi tarafım arkadaşlar… Neye taraf olduğum konusuna gelince, Türkiye Cumhuriyet’inin kutsadığı tüm değerlere tarafım… Demokrasiye tarafım… Adalet duygusunun herkese eşit olarak uygulanmasına fırsat verecek her türlü olanakların eşit olarak dağılımına tarafım… İnsanın insanca değer taşıdığı ve bunun bilincinde olarak, kendisine uygulanmasını istemediği ne varsa, başkalarına da uygulanmaması gerektiği bilinciyle davranması gerektiği ortamın var olmasına tarafım…
Ülkemde ne varsa yaşamsal değeri olan, onun korunması konusunda her türlü özenin gösterilmesi gerektiğine inanmak istiyorum… Kimilerinin siyasi tercihleri nedeniyle, bir diğer kesime yaşamı zehir eden zihniyetin kaldırılıp atılmasından yanayım… Elbette burada burada her türlü fikre saygı duymalıyız kolaycılığına kaçmayacağım… Yanlış olan fikirlerin anında yanlış olduğunu söyleyecek kadar medeni cesareti taşıyan insanların varlığından yanayım… Bir kişiye fikrinin -kırıp dökmeden- yanlış olduğunu anlatmak kadar güzel şey olabilir mi ?.. Savunulan fikri sessizce kabul etmek karşıdaki insana yapılacak en büyük sahteliktir bence…
Burada dikkat edilmesi gereken, ülkenin sürekliliği ve gelecek kaygılarından arınmış, büyük hedefleri olan, çağdaşları ile aynı ortamda korkmadan yürüyebilmek erdemidir esas olan…
Hiç kimse kendi kimliğini bir diğeri üzerinde üstün görmeden, ortak kaygılarda bir araya gelebilirsek, emin olun üyesi olduğumuz çağdaş ülkelerle eşit koşullarda ilerlemelerden faydalanma, katkıda bulunma erdemlerini gösterebilmeliyiz…
Bu gün üzerinde oynanmaya çalışılan eğitim sistemimizin getirilmeye çalışıldığı içler acısı durum konusunda yönetenlerin dikkate almaları gereken en önemli kıstasın işaretini veren MUSTAFA KEMAL ATATÜRK, bakın 27.10.1922 nasıl belirlemiştir…
Eğitim; 1- Sosyal hayatımızın ihtiyacına uygun olması,
2- Asrın icaplarına uyması.
Şimdi başınızı ellerinizin arasına alıp düşünün bakalım, bu gün gittiğimiz yer bu iki şıkkın neresiyle örtüşüyor ?..
SÖZÜN ÖZÜ
Boz-yapa döndürdün eğitimimi,
Bilim neresinde ey ulu hakan (!)
Sakın boşa yorma bu niyetimi,
Orta çağ karartır her yolu hakan(!)