İnsan hakları günü sadece 10 Aralık günü mü?
Ne dersiniz?
Diğer haftalar, diğer günlerde insanlık tatile mi çıkıyor?
Anlaşılan “senede bir gün”” ” şarkısının sözlerinden de anlaşılacağı üzere “senede bir gün” insan haklarına saygılı olmak tüm dünyaya yetiyor.
Diğer günler, haftalar insanlıktan çıkmak için uygun günler, haftalar mı oluyor?
Benim kafam karıştı. Senede bir gün… İnsan Hakları Günü…
İnsan neslinin son turfanda örneklerini görmeye başladığımız dünyada senede bir gün insan hakları gününü kutluyoruz.
Ona gerekli önemi, gerekli değeri verebiliyor muyuz?
Ne dersiniz…
Bari ona da gerekli önemi, gerekli değeri verebilsek…
Daha dün annesi ve babasının rızası ile henüz bezden yeni kurtulmuş bir kızın “evlendirilme” kısacası tecavüzüne rıza göstermesini basından, yayınlardan öğrendik.
Onu da kız büyüyüp, ayakları üzerinde durabilmeye başlayıp, şikayetci olduktan sonra öğrenebildik.
O kız kim bilir nasıl baskılar altında kalmıştır.
Nasıl bir hayatın içinden sıyrılıp çıkabilmiştir.
Onun bu haline seyirci kalan aile çevresi,komşuları, mahalleliler için de insan hakları günü geçerli midir?
Onların da insan hakları gününü kutlayalım mı? Ne dersiniz?
Olura olmaza hemen bildiri yayınlayan etkili ve yetkililer bir hafta kadar suskun kalıp, işin akacağı yolu görüp, ondan sonra suskun dillerinden nihayet birkaç sözcük dökülüverdi.
Memleketi düşman ayaklarından, düşman zulmünden, düşman tecavüzlerinden kurtarana dilinin döndüğünce saldıran Londra meskenli, Mercedes’li Diyanet İşleri Başkanı nihayet teşrif ettiler de iki kelam laf kaleme almış oldular.
Aileden sorumlu bakan konuştu mu? Ben mi kaçırdım… Bilmiyorum.
Yoksa bir kereden bir şey olmaz diyenini de görmüştük de…
Bu yıllarca süren tecavüze ne diyecek diye merak etmedim desem yalan olur. Bilen, duyan varsa beni de aydınlatsa iyi olur.
Sözün özü… Bu kadar insanlıktan çıkmışken senede bir gün kime yeter!