Yıllardan beri çalışıp duruyoruz.
Anne karnından çıktıktan sonra ilk önce emmeye çalıştık.
Sonra emekleme, daha sonra yürümek için çalıştık.
Yaş almaya başladık. Okul yoluna düştük. Derslere çalıştık.
Yetişmeye başladık. Eş bulabilmek için, eşe kendimizi beğendirebilmek için çalıştık.
Askerlik çağı geldi. Vatan borcunu ödemeye çalıştık.
Okullar bitti. Meslek sahibi olduk. Çalışmaya devam…
Yıllar yılları kovaladı.
Başımızda saç, ağzımızda diş, vücudumuzda enerji azaldı.
Kenara çekilip, dinlenme zamanı, dönülmez yola girmeden önceki son virajı huzurlu bir biçimde tamamlama, kimseye muhtaç olmadan, onurlu bir biçimde yaşayıp, hepimizin vazgeçilmez dileği alnı ak bir biçimde son yolculuğa çıkmak…
Bu amaçla dişimizden tırnağımızdan artırdığımız, ele güne muhtaç olmadan, aç ve açıkta kalmadan zor da olsa başımızı sokabileceğimiz bir yuva sahibi olabildik.
Bu yolda ilerlerken önümüze çıkan nice engellerle karşılaştık.
Kimileri gönlümüzü almaya, kimileri umutlarımızı çalmaya, kimileri geleceğimizi karartmaya yemin etmişler gibi hareket ederek türlü vaatlerle, yalanın “Bini bir para” dercesine her türlü cambazlıklarla karşılaştık.
Kimi iki anahtar salladı gönlümüzü almak için.
Kimi kalem salladı oyumuzu almak için….
Kimi parmak salladı.
Kimi Kur’an salladı.
Kimi birbirine ağız dolusu hakaretler yağdırdı.
Kimi tehditler savurdu… Kimi… Kimi…
Ayakta kalabilmek için kimi iş gücünü sattı.
Kimi düşüncelerini sattı.
Kimi çocuğunu, kimi organlarını…
Kimi yorganını sattı.
Kimi bedenini sattı.
Kimi geleceğini sattı.
Kimi tarlasını sattı.
Kimi arkadaşını, kimi yoldaşını, kimi karındaşını sattı.
İşi ticarete dökenler de oldu.
Fabrikaları sattılar. Arazileri sattılar. Dereleri sattılar. Barajları sattılar.
Satmada sınır tanımayanlar satmaya devam ettiler.
Demek ki para tatlı geldi.
Satacak bir şeyleri kalmayınca vatandaşlık hakkını satmaya başladılar.
Alıcıların gözü doymuyor. Satıcılarda da fren tutmuyor. Paraları bol.
Günümüzde alışveriş devam ediyor.
İçeride emeklilerin alın teri ile kazanılan birikimler satılıyor.
Emeklilerin huzurlu yaşama hakkı satılıyor.
Emeklilerin sağlıklı yaşama hakkı satılıyor.
Kısacası bunlar satıp-alan değil de, SATARSAVAR olarak çalışıyorlar.
Hepimizin dikkatli olması gereken zamandayız.
Son kalan enerjimizi de haklarımızı korumak, savunmak, huzur içinde yaşayabilmek için kullanmalıyız.
Tercih elimizde…
Tercih elimizdeki mühürde… Tamam mı, devam mı?