Son yıllarda Türkiye’nin siyasi gündeminde önemli bir yer tutan Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) konusu, AKP’nin politikalarında da belirgin bir değişim yaşanmasına neden oldu. Bu değişim, hem parti içi dinamikler hem de toplumsal baskılarla şekillendi.Şimdi ise yeni bir yol aranmakta.
Başlangıçta Sert Bir Tavır
AKP, uzun süre EYT konusunda katı bir tutum sergiledi. Parti yetkilileri, erken emekliliğin ekonomik yükünü gerekçe göstererek, EYT’lilere yönelik talepleri geri çevirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, defalarca bu taleplerin karşılanmasının mümkün olmadığını belirtti. Bu dönemde, EYT’lilerin protestoları ve sosyal medyada yürüttükleri kampanyalar, hükümetin politikasını değiştirmeye yetmedi.
Değişen Rüzgarlar
Ancak, 2023 yerel seçimlerinde AKP’nin bazı büyük şehirlerde yaşadığı oy kaybı, parti içinde bir değerlendirme sürecini başlattı. Seçim sonuçları, EYT’lilerin taleplerinin göz ardı edilemeyecek kadar önemli olduğunu gösterdi. Bu dönemde, parti içinde değişim talepleri daha yüksek sesle dile getirilmeye başlandı.CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Eyt sorununu çözeceğini vaat etmesi Akp de ki değişimi zorunlu hale getirdi. Ve kısmi çözüm üretildi.
Yeni Bir Yaklaşım
2024 yılına gelindiğinde, AKP’nin EYT konusundaki tutumu belirgin bir şekilde yumuşadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, parti kurullarında yaptığı konuşmalarda, halkın taleplerine daha duyarlı olunması gerektiğini vurguladı. Bu değişim, sadece isimlerde değil, politika ve iş yapış biçiminde de kendini gösterdi.
AKP’nin EYT konusundaki bakış açısındaki bu değişim, partinin toplumsal taleplere daha duyarlı hale geldiğinin bir göstergesi olarak değerlendirildiyse de bu değişimin kalıcı olamadı ve EYT’lilerin taleplerini tam anlamı ile karşılanamadı.
AKP’nin Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) konusundaki politikasının geleceği, birkaç faktöre bağlı olarak şekillenebilir:
1. Ekonomik Durum
Türkiye’nin ekonomik durumu, AKP’nin EYT politikasını doğrudan etkileyebilir. Ekonomik büyüme ve bütçe dengesi, hükümetin EYT’lilere yönelik daha esnek politikalar geliştirmesine olanak tanıyabilir. Ancak, ekonomik zorluklar devam ederse, hükümetin bu konuda daha temkinli davranması olasıdır.
2. Toplumsal Baskı
EYT’lilerin talepleri ve bu taleplerin toplumsal destek bulması, AKP’nin politikasını yeniden gözden geçirmesine neden olabilir. Özellikle seçim dönemlerinde, halkın taleplerine duyarlı olmak, siyasi partiler için önemli bir strateji olabilir.
3. Parti İçi Dinamikler
AKP içinde EYT konusunda farklı görüşler olabilir. Parti içindeki reformcu kanat, EYT’lilerin taleplerine daha olumlu yaklaşırkenken, muhafazakar kanat daha temkinli olabilir. Bu dinamikler, partinin genel politikasını şekillendirebilir.
4. Seçim Stratejileri
Yükselen erken seçim talepleri, AKP’nin EYT politikasında değişiklik yapmasına neden olabilir. Seçim dönemlerinde, halkın taleplerine daha duyarlı politikalar geliştirmek, oy kazanma stratejisi olarak kullanılabilir.
5. Uluslararası Etkiler
Uluslararası ekonomik ve siyasi gelişmeler de AKP’nin EYT politikasını etkileyebilir. Özellikle uluslararası finans kuruluşlarının ve yatırımcıların Türkiye’ye bakışı, hükümetin ekonomik politikalarını şekillendirebilir.
Sonuç
AKP’nin EYT politikasının geleceği, yukarıda belirtilen faktörlerin birleşimiyle şekillenecektir. Hükümetin, halkın taleplerine duyarlı ve ekonomik gerçeklerle uyumlu bir politika geliştirmesi, EYT’lilerin beklentilerini karşılamak için önemli olacaktır. Tabii en önemli etken de EYTlilerin kendi sorunlarını ne kadar dillendirebilecekleri ve de sorunları çözülerek emekli olanların sorunları çözülmeyenleri ne kadar sahipleneceklerine de bağlı olarak yönetilecektir.
Emekçi, Emekli, Eytli,ve tüm dar gelirlilerin ortak mücadelesi AKP ve tek adam rejimini gerekli adımları atmaya zorlayabilir. Erken seçim çağrısının tabandan yükseltilmesi de bu çarelerden en önemlisidir
